Florance Nightingale ile başlayan modern hemşirelik başlangıçtan bugüne kadar belirgin değişime uğrasa da, geleneksel cinsiyet rolleri hemşirelik dünyasında hala devam etmektedir. Kadınlar toplumda daha çok aile görevlerine uyumlu işlerde yoğunlaşırken, erkekler yüksek statü taşıyan, karar vermeyi gerektiren iş ve mesleklere yönelmektedir. Kadınların çoğunlukta olduğu bir meslek olan hemşirelik mesleği toplumun cinsiyetle ilgili kalıp yargılarından etkilenmiştir. Hemşirelik mesleği uzun yıllar kadınlara özgü bir meslek olarak kalmıştır. Oysaki hemşirelik; bireyin, ailenin ve toplumun sağlığını koruma ve geliştirmeye yardım eden ve hastalık halinde iyileştirme, rehabilite etme ve yaşam kalitesini her durumda yükseltmeyi hedefleyen bir meslek olup, cinsiyet ayrımcılığı olmaksızın her iki cins tarafından da icra edilecek bir meslektir. Yapılan araştırmalarda da artık hemşirelik mesleğinde erkeklerin de yer alması gerektiğini ve toplumunda buna olumlu yaklaştığı belirlenmiştir. 2007 yılında yeni hemşirelik kanunun onaylanması ile birlikte hemşirelik okullarına yeniden erkek öğrenci alınmasına başlanmıştır.
Hemşirelik mesleğine erkeklerin taleplerinin artması hemşireliğin; hastaları, aileleri, grupları, toplumları, komiteleri, organizasyonları karmaşık sağlık bakım sisteminde gelen talepleri etkileyen ve sağlık sistemi içerisinde giderek güçlenen profesyonel bir meslek olmasının etkisi büyüktür. Bu nedenle 21. yüzyılda sağlık bakım sistemi içerisinde tüm hemşirelerin kadın erkek ayırımı yapmaksızın bir lider olarak hareket etmeleri son derece önemlidir.
Erkek hemşireler ile birlikte hastalar tercih etme hakkına sahip olabilecek. Hemşireliğin beden gücü gerektiren işlevlerinde erkekler önemli bir rol görev üstlenmektedir. Ayrıca erkek hemşirelerin olması meslekte işbirliğini de olumlu yönde etkilemektedir. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) raporlarına göre Amerika ve Avrupa'da 100 bin kişiye 730 civarında hemşire düşerken, Türkiye'de bu sayı 130'larda kalıyor. Dolayısıyla hemşirelik erkekler içinde aynı zamanda istihdam alanı olacaktır.
Hemşireliğin bağımsız bir meslek olabilmesi için kendi kendini yönetmesi ve kendi kararlarını kendisinin verebilmesi gerekir ki işte bu noktada hemşirelikte liderliğin önemi bir kat daha artmaktadır.
21. yüzyılda bilişim teknolojilerinin gelişmesi ile birlikte hemşirelik mesleği eğiticileri, uygulayıcıları ve yöneticileri olarak bulunduğumuz çağda var olabilmek, arzu ettiğimiz geleceğe doğru ilerlemek mesleğimizi geleceğe taşımak için iyi liderler yetiştirmek ve liderlik davranışlarını öğrenmek, geliştirmek ve yaymak zorundayız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder